Topic: Premier Lig 2022-23 sezonu - page 4. (Read 5139 times)

Premier Ligde favorim hep Liverpool oldu. Liverpool taraftarını birazcık tanıyorsam. Anfield'da fazla bi süre kalamayacağını düşünüyorum Mourinho'nun. Sıkıcı defans taktikleri ile Liverpool taraftarının antipatisini kazanır. Hoş Mourinho da oraya uyum sağlayamaz. Karşılıklı bi negatif etkileşim olur. Size katılıyorum. Mourinho Liverpool'un başında fazla uzun kalamaz.

Geçen sezon kayıp bi şekil geçti. Bu sezon her şey iyiydi Liverpool için. Tam özlenen Liverpool ruhunu yakalamaya da çok yaklaşmıştık. Ama hoş olmayan haberler gelmeye başladı. Chelsea maçını kazanırsa Liverpool beklentiler kaldığı yerden devam edebilir gerçi. Çünkü Salah yok ama takım kazanıyor yine. Ve Klopp'un ayrılması dünyanın sonu diiil.

Bundesliga' da henüz mağlubiyet görmemiş Bayern Leverkusen' in başında çok önemli işlere imza atıyor Xabi Alonso. Nihat Sociedadda iken beraber top oynamışlardı, o dönemden futbolda geleceği parlak bir oyuncu olarak gösteriliyordu, ki öyle de oldu. Sene sonu şayet şampiyon olursa takımı, gerçekten çok büyük iş başarmış olacak, ama ben şampiyon olamasa da Liverpool için en doğru ismin Alonso olacağı görüşündeyim. Kulüp dinamiklerini, ligi biliyor, Kloop sonrası taraftarın heyecanını yüksek tutabilecek ilk aday bence o.

Aynı şekilde Jose Mourinho'nun da adı Liverpool ile anılmaya başlandı. Jose Mourinho'ya başarılarından dolayı saygı duyuyorum ama oyun tarzı bana çok sıkıcı geliyor. Ben daha akıcı futbol oynatan teknik direktörleri daha çok beğeniyorum. Roma'dayken de mesela özellikle büyük maçlarda takım çok defansif bir görüntü veriyordu. Liverpool'u da bu şekilde yönetse korkunç olur çünkü bu takımın oyuncu çeşitliliğine baktığımızda yazık olur.

Klopp'un ayrılık haberi üzücü. Premier Lig'de günümüzün en iyi teknik direktörlerinden birini yıllarca izleme fırsatı yakaladık. Belki de kariyerini bile burada noktalayabilir ya da para için Suudi Arabistan'a da gidebilir.

Sürekli seyredemediğim bir lig, ki futbolun her anlamda en hakkını veren lig de Premier lig. Bence son dönemin en spekteküler gelişmesi Jurgen Kloop un sene sonu görevi bırakacağını açıklaması oldu. 30 yıllık şampiyonluk hayaline son verdi adam, şu anda da sanırım liderler ligde ama, yaptığı açıklamada en çok dikkatimi çeken enerjimin tükenmeye başladı oldu. Kolay değil, Mainz05, Dortmund ve 9 yıldır da Liverpool, mental ve fiziksel olarak futbolculardan daha fazla yoruluyor olabilirler zaman zaman.
Açıklamadan sonraki süreçte sosyal medya hesabından başka bir ingiliz takımını çalıştırmayacağım gibi bir paylaşımı da olmuştu, yani dönmem, dönersem de sadece buraya dönerim demiş adam.

Liverpool çok talihsiz bir dönemden geçiyor. Salah'ın sakatlığı ve Klopp'un istifa kararı büyük beklentiler içindeki taraftarları hayal kırklığına uğrattı. Klopp, takımı sevk ve idare konusunda zorluk yaşamaz ama Salah'ın yokluğunu çok hisseder Liverpool. Her kulüp Afrika kupasına katılan futbolcusunun oynadığı takımın turnuvadan hemen elenmesini ister. Mısır dün turnuvadan elendi ama Salah'ın tedavi süreci Afrika kupasının sonuna denk geliyor. Mısır final oynamış gibi Salah'dan mahrum kalacak Liverpool. Şampiyonluk yarışında yeniden iddialı oldukları bir sezonda üst üste talihsizlikler yaşıyorlar.

Klopp'un yerine Xavi Alonso olmazsa Roberto De Zerbi de olabilir. Premier ligi tanıyan bir teknik direktör. Xavi Alonso kadar başarılı olabilir Liverpool'da.

Klopp 9 senedir görev yapıyor ve sadece 1 kez Premier Lig'i kazanmasına rağmen alabileceği kupaların hemen hemen hepsini aldı. Kendi dediği gibi bir süreden sonra mental yorgunluk olması ve aynı hevesle takımı yönetemeyeceğini düşünmesi gayet insani bir durum. Klopp'un şanssızlığı tarihin belki de en iyisi olan Guardiola ile aynı dönemde Premier Lig'de görev yapmış olması, yoksa en azından bir şampiyonluk daha kazanırdı.
Klopp'un yerine adı geçen ilk hoca bu sezon Bayer Leverkusen'de harikalar yaratan Xabi Alonso.

Bu sezon Manchester City'de fazla süre alamayan Kalvin Phillips sezon sonuna kadar West Ham United'a kiralanmış. Manchester City oyuncularını hep hazır tutmak için kiralama işlerini başarılı şekilde yürütüyor. Kadroda 30 oyuncu varsa dışarıda da City kalitesine yakın 30 oyuncu oluyor. Ciddi bir oyuncu havuzuna sahipler.

Klopp'un takımdan ayrılmak istemesi bende şok etkisi yarattı. Birkaç gün önce Arap takımlarının Salah'a yaptığı astronomik tekliflere ön almak için Salah'ın aidiyet duygusunu övmüştü ve asla Liverpool'dan ayrılmaz demişti. Bugün kendisi Liverpool'dan ayrılacağını açıkladı. Liverpool'da şampiyonluk baskısı yaşamıyor. 10 sene daha takımın başın kalsa kimse ona hesap sormaz. Neden birden takımdan ayrılmak istedi anlamadım. Alman milli takımı için Liverpool'dan istifa ederse sanırım bunu herkes anlayışla karşılar. Fakat başka bir kulüp için Liverpool'dan ayrılırsa Liverpool taraftarları bunu hoş karşılamaz.

Salah olmadan Liverpool'un şansı çok azalıyor. 14 gol ve 8 asist ile iki istatistikte de Premier Lig lideri Salah takımın yarısından fazlası desek yeridir. O yokken Jota, Nunez ve Gakpo'ya çok iş düşüyor. Bu arada Liverpool'da Jürgen Klopp sezon sonu takımdan ayrılacağını açıkladı. Şampiyon olarak veda etmek ister ama işleri çok zor.

Bu hafta sonu lig maçı yok. FA Cup maçları oynanacak. Lig ise Salı günü devam edecek. FA Cup maçlarında sürpriz sonuçlar görebiliriz. Berabere bitmediği sürece tek maçlı eleme sistemiyle oynanıyor ve büyük takımların bir bölümü erken turlardan eleniyor.

Haftaya çarşamba bir futbol ziyafeti izleyeceğiz gibi duruyor.  

Liverpool Chelsea'yi ağırlayacak. Şöyle bir sorun var ki Salah bu maçı ve muhtemelen birkaç maçı daha kaçıracak. Salah hala Afrika Uluslar Kupası'nda mücadele verdiği için Mısır'ın turnuva ile bağlantısı sona erene kadar Liverpool'a dönemeyecek. Klopp da geçenlerde bu durumun can sıkıcı olduğundan bahsetmişti ki onu da anlıyorum. Önünde 2 tane baba maç var. Biri Chelsea biri Arsenal'e karşı. Bence Chelsea'yi alırlar ama Arsenal deplasmanı Salah'sız baya zor olur.



Bu arada Salah geçen Gana maçında sakatlık geçirmişti. Mısır erken elense bile iyileşene kadar oynayamaz.

herkes kevin de bruyne'nin yokluğunu öne sürerek manchester city'nin performansı hakkında yorum yapıyordu ve bunu ben de yapıyordum ama bu şey önünde sonunda bir varsayımdı ve yalnızca bir fikirdi. kevin de bruyne'nin newcastle united maçındaki performansı ise bu görüşleri yıldırım hızında haklı çıkaran bir performans oldu.

arsenal ve liverpool şimdiye kadar önemli bir avantaja sahipti, liverpool bunu elinden geldiği kadar kullandı ama arsenal iyi değerlendiremedi, kdb'nin dönüşüyle birlikte işler artık eskisi gibi olmaz ve manchester city lige ağırlığını koymaya başlar.

De Bruyne gerçekten inanılmaz bir oyuncu.    Sakatlıktan döner dönmez kalitesini ortaya koymaya başladı bile. Newcastle maçında da oyuna girdikten sonra attığı gol ve yaptığı asist ile maçın çevrilmesinde en önemli rolü oynadı. @ILuckyGuyI sizin de dediğiniz gibi oyuna girmesi şarttı yani yoksa Manchester City'nin bu maçı çevirmesi bir hayli zor olabilirdi. Sahada oyuna yön veren bir oyuncu olmayınca iş çok daha zor oluyor. De Bruyne çok iyi bir oyun zekasına sahip.

Manchester City yine şapkadan tavşan çıkardı. Silva ile öne geçtikleri maçta ilk yarı bitmeden şok iki gol yiyerek geriye düşmüşlerdi. İkinci yarıda De Bruyne'nin oyuna girişiyle maçın kaderi değişti. Önce De Bruyne golü attı, ardından uzatma dakikalarında sonradan oyuna giren Oscar Bobb'a müthiş bir asist yaptı. Bu kadar zor bir deplasmandan 3 puan çıkarmak önemliydi. Pep Guardiola'nın oyuncu değişiklikleri galibiyeti getirdi. Haaland yokken De Bruyne'nin ihtişamlı geri dönüşü onları bu maçta kurtardı.

Chelsea bugün 1-0 da olsa Fulham'ı yenmeyi başardı ki önemli bir galibiyetti. Galibiyet serisi böylece 3 maça çıkmış oldu. Pochettino biraz olsun rahat nefes almıştır ama önünde hala uzun ve zorlu bir yol var.    Chelsea bu sezonu ilk 5'te bitirebilir mi bilemiyorum bana çok zor görünüyor. İstikrarı sezonun çoğunluğunda sürdürürlerse belki diyeceğim ama kendimi kandırmak da istemiyorum. Geçen sezona göre gelişme kaydetseler yine iyi.

Newcastle - Manchester City maçı ise ilginç bir şekilde sürüyor. 8. dakikada Ederson'un yaşadığı şanssız sakatlık sebebiyle yerini Ortega'ya bıraktı. Sonra Manchester City B. Silva ile öne geçse de Newcastle kısa süre içerisinde 2 dakikada 2 gol atarak geri dönüş yaptı. İlk yarı biterken 2-1 skor var bakalım. İkinci yarı De Bruyne'ün oyuna girmesi şart bana göre.

Ligin yeniden başlaması güzel, ara verilince bir boşluk hissediyorduk. Kupa maçları aynı havayı veremiyor.
Heyecanlı bir maçla başlamadık haftaya. Ligin son sıralarındaki takımlar Burnley ve Luton Town yenişemedi. Aslında 1-1 tam tahmin ettiğim gibi bir skor oldu. Luton Town puanı son dakika golüyle kurtardı. Ben iki takımın da ligde kalamayacağına eminim. Diğer takımlarla aralarında neredeyse uçurum var. Sheffield United'dan sonra en kötü takım bu ikisi. Burnley kadro kalitesi biraz daha iyi olsa da oyun olarak hiç umut vermiyor.

Farklılık olsun diye ben de Aston Villa - Arsenal ikilisinden birisinin şampiyon olmasını isterim. Aston Villa'nın sonuna kadar şampiyonluk yarışında kalacağını sanmıyorum içten içe tabi ama belki Arsenal toparlarsa olabilir. Arsenal'a bile güvenmek oldukça zor. Geçen sene son haftalara doğru hayal kırıklığı yaratan bir form tutturmaları ve şu sıralarda da ciddi bir form düşüşünün mevcut olması bunun en temel sebeplerinden.

İçimden bir ses Liverpool ile Manchester City arasında dönen bir şampiyonluk savaşı olur diyor. Valla Manchester City şampiyon olmasın da kim olursa olsun modundayım. 

İlk 20 maçta çok iyi puan topladılar ama gerçekçi bakarsak Liverpool'un orada durması zor olacak. Manchester City bir maç eksiğiyle potansiyel olarak 2 puan geride. Lider olanın üstünde hep ekstra bir baskı oluyor. Bunu Arsenal de Aston Villa da yaşadı. City'nin eksikleri varken puan farkını açmaları gerekiyordu ama bunu pek başaramadılar.
Hiçbir takım kalan 18 maçta 16 galibiyet almayacaktır. Mutlaka her takım puanlar kaybedecek. Aralarında oynayacakları maçlar burada önemli bir rol oynayacak. Benim şampiyonluk favorim hala Manchester City, ama kim şampiyon olsun derseniz Arsenal veya Aston Villa olsun derim.

Sezonun hala yarısına yeni gelmiş bulunuyoruz bu yüzden dengeler her an değişebilir de. Bir bu kadar zaman daha Liverpool'un liderliği koruması gerekecek ki bu görev gerçekten zorlu bir görev. Diyelim Aston Villa ile Arsenal takip etmekte zorlanmaya başladı ama Manchester City gibi bir tehdit illa ki var olacaktır. Haaland ve De Bruyne birlikte döndüklerinde Manchester City'i durdurmak gerçekten zor olacak. De Bruyne takımın beyni olarak büyük iş yapacaktır şüphesiz.    Haaland'ı zaten hepimiz bir gol makinesi olarak iyi tanırız. 

Muhammed Salah bu sezon 14 gol attı. Premier ligde Haaland ile birlikte gol krallığında zirvede. Ayrıca 8 asisti de var. Mane ve Firminho takımdan ayrıldıktan sonra performansını merak etmiştim. O dönemde sistem oyuncusuydu. Fakat bugün Liverpool'u tek başına taşıyan kilit oyuncu rolüne dönüştü. Afrika uluslar kupası için Mısır milli takımına gittiğinde Liverpool ne yapacak merak ediyorum. Bu dönemde lig liderliğini kaybederlerse Muhammed Salah geldiğinde geri alamazlar. Bence Manchester City ve Arsenal bunu affetmez.

Darwin Nunez'in bir forvet olduğunu hesaba kattığımızda bu istatistikler bence de hiç yeterli değil. Çünkü hani girdiği pozisyonların çoğunluğunu gole ya da asiste çevirebilse neyse diyeceğim. Öyle bir şey de söz konusu değil. Kendi kullandığı pozisyonların çoğunu harcıyor. Topu bir şekilde direğe falan isabet ettirmeyi başarıyor yani boş kale durumlarında bile buna şahit olduk.    Benfica zamanlarında açıkçası harika bir forvetti ama o eski halinden eser yok şimdi. Salah da Afrika Uluslar Kupası'na gidecek o yüzden Liverpool bu süreçte kaç puan toplayabilecek merak içerisindeyim.

Arsenal'e fırsat geldiğinde hiç değerlendiremiyor. En son ne kadar yaklaştıklarını biliyoruz ve şampiyonluğu almamak için ellerinden geleni yapmışlardı adeta. O yüzden ben de Arsenal'in şampiyon olma ihtimalini zor görüyorum. Aslında bir ara çok iyi top oynuyorlardı ve acaba olacak mı dedirtmişlerdi ama kısa sürdü bu durum.

Liverpool ise Arsenal'in tam tersi. Eğer bir fırsatları varsa bu fırsatı değerlendiren en iyi takımlardan birisi. Mesela ligde bu sırada olmalarına şaşırıyorum. Ligin başında maçlarını izlediğimde bu takımdan bu sene bir şey olmaz demiştim ama klasik Liverpool yanıltmacasına düştüm. Bir maçta mükemmeller ve istatistikleri yıkıp geçiyorlar ama sonraki hafta berbat bir oyun oynayabiliyorlar. Şimdi nasıl götürecekler ligi bakalım. Zorlu maçlarda çok fazla pozisyon buluyor ama atamıyorlar. Bu maçta da öyle mesela gol beklentisi aşırı derecede yüksek ama attıkları gol 4 ve 2 gol de yediler. Pek belli olmuyor bunların sağı solu.

Darwin Nunez takıma olmuyor ne kadar zorladılarsa. Büyük beklentilerle alındı ama özellikle ihtiyaç olduğu anlarda kaçırdığı pozisyonlar çileden çıkartabiliyor. Liverpool için forvet önerim de yok yani üst düzey bir forvet bulmanın maliyeti acayip fazla. Liverpool da öyle çok para harcamaz sanki.

Newcastle başlarda savunma ile ön plana çıkmıştı öyle hatırlıyorum. Sonra takım birden bu işi bir kenara bıraktı sanki. Daha çok yolları var sayılı takımların arasına girmek için. Para var ama henüz büyük transferler göremedik.